13 Aralık 2020 Pazar

MANZARADAN PARÇALAR - ORHAN PAMUK

Manzaradan Parçalar, Orhan Pamuk'un okuduğum ilk kitabı. Nedendir bilmem, bir türlü yazarın kitaplarını okuma fırsatım olmadı! Yoksa fırsatım oldu da ben mi, okumak istemedim işte orası benim için de, muallakta kalmış bir durum.

Öyle ki isimlerini ilk defa duymama rağmen, sırf bir fırsat verebilmek adına, genç yazarlarımızın kitaplarına öncelik verdiğim hâlde, Nobel Barış ödülü almış bir yazarın kitaplarını, neden bu zamana kadar okumadım, diye hayıflandım, kendi kendime! Ama ne yazık ki, doğru cevabı bulamadım!
Bir çok insan gibi, basın-yayın kuruluşları aracılığıyla tanımıştım yazarı. Yazarın dik duruşu, bazı kesimin antipatisini kazanmak adına dahi olsa, doğru bildiklerinden ödün vermeyen tavrı, dikkatimden kaçmamıştır, her daim.

Ama kitabı okuduğum zaman tanıdım, yazarı. Neden mi? Basında lanse edilen Orhan Pamuk ile kitap da anlatılan Orhan Pamuk arasında ne kadar fark olduğunun ayrımına vardım da ondan! Arada dağlar kadar fark var! Maalesef adına basın dediğimiz kuruluşlar kamuoyunun bilmek istediği sahih gerçekleri değil, kendi fikirlerini empoze etme davasındaymışlar! Şaşırdım mı? Hayır! Ne yazık ki, bildiğim bir hakikati bir kez daha kavramış oldum, sadece.

Kısaca kitabı analiz etmek gerekirse yazar, kitabında bir nevi kendini anlatmış okura. Kitaba babasını kaybetmenin üzerinde bıraktığı travmalara yer vererek başlıyor. Ardından da çocukluğundan tutun da şimdi ki ana kadar, anılarında gizli kalmış bilgilerle devam ediyor. Kitaplarındaki karakterlerin esin kaynaklarını öğrenmek, bende hemen yazarın diğer kitaplarını okuma hissi uyandırdı.

Netice itibarı ile, yazarın akıcı kalemiyle, okuru sıkmadan kendi hayatından örnekler vererek yazdığı kitabı ben çok beğendim. Orhan Pamuk ile yollarım geç kesişmiş olsa da, tanımak zevkliydi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KIRIM